Yalçın ÇELİK

Tarih: 14.06.2025 18:48

Jandarma 186 Yaşında: Vatan Nöbetinin Sessiz Kahramanları

Facebook Twitter Linked-in

Jandarma 186 Yaşında: Vatan Nöbetinin Sessiz Kahramanları

Her milletin tarihinde, toplumsal düzeni sağlayan, halkın huzurunu teminat altına alan kurumlar vardır. Türkiye’de bu görevi 186 yıldır büyük bir sadakat, cesaret ve özveriyle sürdüren köklü bir yapıdan söz ediyoruz: Jandarma Genel Komutanlığı. 14 Haziran 1839’da temelleri atılan bu teşkilat, sadece bir kolluk gücü değil, aynı zamanda devletin güvenlik refleksinin vicdanı olmuştur.

Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Uzanan Bir Sadakat Zinciri

Jandarma’nın tarihçesi, Tanzimat Dönemi’ne kadar uzanır. Osmanlı’nın merkezîleşme çabaları kapsamında kırsalda asayişin sağlanması için kurulan bu yapı, zamanla Anadolu’nun her köşesine sirayet etti. Cumhuriyet ile birlikte modern hukuk devleti anlayışı içinde yeniden yapılandırılan Jandarma, bugünkü konumuna adım adım ulaştı. Geçen 186 yıl boyunca teşkilat, sadece suçla değil; aynı zamanda cehalet, terör, afet ve ihmalle de mücadele etti.

Varlığıyla Güvende Hissettiren Bir Kurum

Jandarma, özellikle kırsalda yaşayan vatandaşlar için bir güven simgesidir. Şehir merkezlerinde polis kuvvetlerinin varlığı ne anlam ifade ediyorsa, köydeki bir çocuk için de jandarma o demektir. Yağmurda, karda, çamurda; gece ya da gündüz fark etmeksizin devriyesini sürdüren, yaşlıların elinden tutan, çocuklara yol öğreten bir yapıdır.

Kimi zaman bir terörist takibinde en önde görürüz onları, kimi zaman bir deprem bölgesinde arama kurtarma çalışmasında. Sınır hattında kaçakçılığı engellerken de oradadırlar; çocuklara trafik eğitimi verirken de. Bu çeşitlilik, jandarmanın görev tanımının ne denli geniş ve karmaşık olduğunu göstermeye yeter.

Çağın Gereğine Uygun Bir Dönüşüm

Eskiden sadece tüfekle nöbet tutan bir güç olarak algılanan Jandarma, bugün gelişen dünya düzenine ayak uydurarak yüksek teknolojiye sahip sistemlerle donatılmış bir yapıya kavuştu. Termal kameralar, İHA'lar, yapay zekâ destekli analiz sistemleri ve dijital takip araçlarıyla donatılan teşkilat, hem sahada hem de istihbarat alanında önemli adımlar atıyor.

Jandarma Genel Komutanlığı'nın vizyonu, sadece fiziki olarak değil, dijital olarak da vatanı korumak üzerine kuruludur. Siber suçlarla mücadele birimlerinden narkotik timlerine kadar çok çeşitli uzmanlık alanlarına sahip bu kurum, 21. yüzyılın güvenlik ihtiyaçlarına cevap verebilecek potansiyele sahiptir.

186. Yılda Anlamlı Kutlamalar

Bu yıl da Türkiye’nin dört bir yanında törenlerle, sergilerle ve toplumsal farkındalık etkinlikleriyle Jandarma Teşkilatı’nın 186. kuruluş yılı kutlanıyor. Özellikle Anıtkabir’de düzenlenen özel tören; şehit jandarmaların aziz hatırasına bir vefa, yaşayan kahramanlara ise bir takdir olarak görülmelidir. İçişleri Bakanlığı’nın yayınladığı mesajda ifade edildiği gibi: “Jandarma nice destanlara imza atmıştır, atmaya da devam edecektir.”

Unutulmaması Gereken Bir Gerçek: Teşkilatın İnsani Yüzü

Kolluk kuvvetleri yalnızca otoriteyle değil, aynı zamanda vicdanla da sınanır. Jandarma’nın vatandaşla kurduğu gönül bağı, bu teşkilatı sıradan bir güvenlik yapısının ötesine taşımaktadır. Dağ başındaki bir mezrada doğum yapan kadına ambulans gelene kadar refakat eden jandarma eri, kar yağışında yolda kalan çocukları sırtında taşıyan astsubay; işte bu teşkilatın gerçek yüzünü temsil eder.

Bir Teşekkür Yetmez, Bir Dua Eksik Olmaz

Bu topraklarda güvenle uyuyabiliyorsak, bunda jandarmanın da büyük payı vardır. 186 yıldır bayrağın, hukukun, insanın ve vatanın hizmetinde olan tüm Jandarma personeline bir teşekkür elbette gerekir. Ancak bazen bir dua da yeterlidir: Görevde olanların ayağına taş değmesin, şehitlerin mekânı cennet olsun.

Jandarma 186 yaşında. Ancak görev aşkı ve vatan sevgisi hâlâ ilk günkü kadar taze. Bu kutlu yolda emeği geçen, canını hiçe sayan, sabrını yüreğe, gücünü vatana adayan her bir personele şükranlarımızla...

 

 

 

 

 

Yalçın ÇELİK — Mekatronik Yüksek Mühendisi, Teknik Öğretmen


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —