Metin KURT


Deprem Uyarısı Yine Duyulmadı mı?

Aksaray: Stratejik Güvenlik ve Kalkınma Merkezi


“Deprem Uyarısı Yine Duyulmadı mı?”

Deprem… Her sarsıntı, bize bir şeyler anlatmak için geliyor ama biz hâlâ anlamamakta ısrar ediyoruz.

Dün İstanbul’da meydana gelen ve çevre illerden de hissedilen deprem, hem jeolojik hem de sosyolojik bir uyarıydı. Tıpkı 17 Ağustos 1999’da olduğu gibi… Fakat bu defa zaman daralıyor. İstanbul ve çevresi, her geçen gün daha da kırılgan hale geliyor. Bu riski yıllardır dile getirenlerden biri de İYİ Parti Aksaray Milletvekili Turan Yaldır.

Yaldır'ın Sesi Ne Zaman Duyulacak?

Turan Yaldır, sadece siyasi bir figür değil; aynı zamanda deprem gerçeğine karşı bilimsel aklı ve akılcı projeleriyle dikkat çeken bir isim. TBMM kürsüsünden defalarca seslendi, makul çözümler sundu. Yaldır’ın "Marmara sanayisi Aksaray gibi güvenli illere taşınmalı" önerisi, sadece bir düşünce değil, ciddi bir strateji planıdır.

Çünkü bu sadece İstanbul’un değil, tüm Türkiye’nin meselesidir.

Sanayi Marmara’ya Sıkıştı, Risk Zirvede

Bugün Türkiye’nin ekonomik yükü, büyük oranda Marmara Bölgesi’ne yüklenmiş durumda. Nüfus yoğunluğu, sanayi tesisleri, lojistik merkezler… Hepsi aktif fay hatlarının tam üzerinde. Herkes konuşuyor ama kimse somut adım atmıyor.

Turan Yaldır’ın sürekli gündeme getirdiği Aksaray-Ulukışla Demiryolu Projesi, yalnızca bir ulaştırma projesi değil; aynı zamanda Anadolu’nun can damarı olacak bir kalkınma hamlesidir. Bu proje, hem sanayi göçünü kolaylaştıracak hem de olası bir felakette ekonomik çarkların durmamasını sağlayacaktır.

Aksaray: Stratejik Güvenlik ve Kalkınma Merkezi

Jeolojik olarak daha güvenli konumda olan Aksaray, deprem kuşaklarından uzak olması, uygun yatırım alanları, gelişen altyapısı ve lojistik avantajlarıyla Marmara’nın yükünü hafifletebilecek nitelikte. Yaldır’ın vizyonu, sadece Aksaray için değil, tüm Türkiye için büyük bir fırsattır.

Ne yazık ki bu fırsat hâlâ masanın bir köşesinde tozlanmakta.

Siyaset Değil, Bilim ve Aklın Yolu

Yaldır’ın yaptığı çağrılar, siyasi bir hamleden çok bir sorumluluk çığlığıdır. "Bilimin ve aklın ışığında hareket edin" diyor. Oysa biz hâlâ günü kurtaran açıklamalarla, kentsel dönüşüm gibi ağır işleyen süreçlerle oyalıyoruz kendimizi. Marmara’da meydana gelecek büyük bir depremin ekonomik maliyeti trilyonlarla, can kaybı binlerle ölçülebilir.

Soru şu: Bunun hesabını kim verecek?

Yarın Çok Geç Olabilir

Bugün bir adım atmıyorsak, yarın artık ayakta kalamayabiliriz. Bu ülkenin geleceği, günübirlik politikalarla değil, uzun vadeli stratejilerle şekillenmelidir. Aksaray-Ulukışla Demiryolu, sadece bir proje değil, bir vizyonun adıdır. Türkiye’nin merkezine yapılacak her yatırım, geleceğe yapılmış bir sigorta poliçesidir.

Yaldır haklı… Çok geç olmadan duyulmalı.

“Depremi durduramayız ama önlem alabiliriz. Sorumluluk almak için daha kaç uyarı bekliyoruz?”