Yalçın ÇELİK


Bir Türkü Gibi Gitti Aybüke: Şehit Öğretmene Bir Vefa Satırı

Bir Türkü Gibi Gitti Aybüke: Şehit Öğretmene Bir Vefa Satırı


Bir Türkü Gibi Gitti Aybüke: Şehit Öğretmene Bir Vefa Satırı

Bugün 9 Haziran... Bu tarih, sadece bir takvim yaprağı değil; yüreğimize kazınmış bir acının, onurla taşıdığımız bir ismin yıl dönümüdür. Bugün, terör kurşunlarının hedefi olan ama milletin gönlünde ölümsüzleşen bir öğretmeni, Şehit Şenay Aybüke Yalçın’ı anıyoruz.

Ben bir öğretmenim. Her sabah sınıfa girerken gözümde büyüyen tek şey, çocuklarımızın geleceğidir. Kalem tutan eller, defterde şekillenen hayaller ve tahtaya yazılan her harf, bu milletin yarınını kurar. İşte Aybüke de böyle bir öğretmendi… Ama o, yalnızca sınıfına değil, bir milletin vicdanına öğretmen oldu.

Bir Türküyle Başlayan Yolculuk

Aybüke’nin ismini ilk kez duyanlar, genellikle onun türkülerle iç içe geçen hikâyesine rastlar. “Mağusa Limanı” türküsünü söylerken çekilen o tebessüm dolu görüntüsü, içimizi dağlasa da, onun yüce yüreğini anlatmaya yeter. Çünkü Aybüke sadece müzik öğretmeni değildi; bir milletin kültürünü, maneviyatını, tarihini nakış gibi işleyen bir ışıktı.

Batman’ın Kozluk ilçesinde, 7 aylık kısa ama iz bırakan görev süresi boyunca; müziği, sadece nota değil, bir milletin sesi olarak öğretti çocuklarına. Sanatıyla ruh verdi, gülümsemesiyle umut. Ve 9 Haziran 2017’de, karne günü… Çocuklarını uğurladığı bir sabah, karanlık bir el, onu bizden koparmak istedi.

Ama başaramadılar. Çünkü şehitler ölmez. Aybüke de ölmedi. Şimdi onun sesi, Anadolu’nun dört bir yanında yankılanıyor.

Bir Milletin Yüreğinde Büyüyen Miras

Bugün, Türkiye’nin doğusundan batısına, dağından şehrine, okulundan petrol kuyusuna kadar birçok yer onun adını taşıyor. Batman’da kütüphaneler onun adına kapılarını açıyor. Safranbolu’da üst geçitler onun adına yükseliyor. Gabar Dağı’ndaki petrol kuyusu, Aybüke öğretmenin adını taşıyor. Çünkü bu topraklar, vatan için can verenleri unutmaz.

Aybüke, sadece bir öğretmen değil; bir ülkenin vicdanıdır. Devletin kararlılığı, milletin duası, imanla yoğrulmuş bir direniş ruhudur. O artık her öğrencinin dualarında, her öğretmenin kalbinde bir yıldızdır.

Bir Kalem Düşer, Bir Nesil Ayağa Kalkar

Biz öğretmenler, kalem tutarız ama gerektiğinde bayrak da taşırız. Aybüke’nin düşen kalemi, bu milletin bağrına saplanan bir hançerdi. Fakat aynı zamanda, geleceğe uzanan bir meşaleydi. O kalem düştü ama binlerce Aybüke yetişti bu topraklarda. Ve yetişmeye devam edecek.

Devletin güçlü omuzlarında, milletin tertemiz yüreğinde, imanla yoğrulmuş eğitim sevdasında Aybüke’nin adı ebediyen yaşayacaktır.

Milletin Kızı, Devletin Evladıydı

Aybüke, bu toprakların mayasıydı. Her öğretmen gibi, her gün bir sınıf dolusu yüreğe dokunuyordu. O gün hain kurşun, yalnızca bir canı değil; binlerce hayali hedef almıştı. Ama unuttukları bir şey vardı: Bu millet, şehitlerine sahip çıkar. Aybüke de milletin evladıydı, devletin gururuydu. Şimdi onun adı, dualarla, marşlarla, türkülerle yaşatılıyor.

Bir Öğretmen Olarak Sözüm Olsun

Ben de bir öğretmen olarak söz veriyorum: Aybüke’nin bıraktığı yerden devam edeceğiz. O’nun yazamadığı notaları yazacağız, onun kuramadığı cümleleri kuracağız. Her sabah sınıfa girerken, Aybüke’nin azmini, fedakârlığını ve vatan sevgisini öğrencilerimize anlatacağız.

Çünkü biz biliyoruz ki, bir ülkeyi işgal etmek isteyenler önce öğretmenlerini susturmak ister. Ama bu topraklarda öğretmenler susmaz. Hele Aybüke gibi olanlar, asla…

Sonsuz Minnet ve Rahmetle...

Şehadetinin 8. yılında, Şehit Öğretmen Şenay Aybüke Yalçın’ı bir kez daha rahmetle, minnetle, dualarla anıyorum. Ailesine, öğrencilerine ve tüm milletimize sabırlar diliyorum. Aybüke’nin adını yaşatan herkese teşekkür ediyorum.

Vatan için kalem tutan her öğretmen, Aybüke’nin izindedir.
 Ve unutmayın: Şehitler ölmez, öğretmenler unutturmaz.

 

Öğretmen Yalçın Çelik

Mekatronik Yüksek Mühendisi / Teknik Öğretmen