İlhami İNCEÖZ


AKSARAYLI PORTRELER 11

MİLLİ MÜDAFAACI, İSTİHBARATÇI KAHRAMAN GAZİMİZ AKSARAYLI A.NAFİZ SARAÇOĞLU


AKSARAYLI PORTRELER 11

MİLLİ MÜDAFAACI, İSTİHBARATÇI KAHRAMAN GAZİMİZ

AKSARAYLI A.NAFİZ SARAÇOĞLU

Balkan Savaşları, 1.Dünya Savaşı, Anadolu Ayaklanmaları ve ardından İstiklal Harbinin çoğu cephelerinde de bulunmuş, Gazi olarak yılmadan Milli Mücadele’ye devam etmiş, Asker ve Hukukçu, Öğretmen, Askeri Eğitmen ve Siyasetçi’mizdir. 

1891 yılında Aksaray’da doğdu. İlk tahsiline Aksaray’da başladı, Niğde’de tamamladı. Ardından, orta tahsili bitirmek ve askeri okula kaydolmak için İstanbul’a taşındı.

1910 yılında başladığı harp okulundan, 1912 yılında Mart ayında, Piyade Teğmen olarak mezun oldu. Çektiği ilk görev yeri kurası ile Adana-Kozan’da Milli Kuvvetlere katıldı.Balkan harbinin başlamasıyla, Jandarma Yüzbaşı Grebeneli (Arnavut) Bekir Beyle beraber seyyar kuvvetlerde bulunarak, Balkan Harbinde bulundu. Balkan harbinde Sırplara esir düştü. 

Yurda dönüşünün ardından, yine kura ile Irak Cephesine, Bağdat’ta katıldı. 1.Dünya savaşı başlayana dek burda görev yaptı. Seferberlik ilanıyla Bağdat’ta açılan İhtiyat Zabit Namzet okulunda eğitim subayı olarak görev yaptı. Irak devletinin ilk yöneticilerinin çoğunu o eğitti. 

 Irak cephesinde, başlayan 1.Dünya savaşında, İngilizlere karşı İran-Afganistan gezici birliklerinde, sonradan Londra Büyükelçimiz olacak Hüseyin Rauf (ORBAY) Bey ile beraber savaştı. Burası çok önemlidir, çünkü İngilizleri zayıflatmak-yormak amacıyla, İran ve Hindistan cephelerinde kimine göre Enver Paşa emriyle, kimine göre Almanların isteğiyle tasarlanmış, Rauf Bey’e göre de Alman imparatorunun isteğiyle, İran-Afganistan ve Hindistan’da 1914-1918 yılları arasında gizli birlikler teşkil edilmiştir. Rauf Orbay’ın yönettiği bu birlikler, 1.Dünya savaşının başlamasıyla, İran’da İngiliz ve Ruslara karşı muharebede bulunmuş, sonra dağıtılmıştır.

Bu birlikler Panislamizm emeliyle ve en başından beri II. Abdülhamit emriyle örgütlendirilmiştir. Fakat bu çaba başladığı gibi sonuçsuz dağıtılmıştır. (faaliyeti tamamen 1923’te sonlandırılmıştır.) 

Nafiz bey İran’da savaştı, buradaki birliklerin lağv edilmesiyle, Irak cephesine geçerek Selmanipek-1915 ve Kutülümare-1915 savaşlarında bulundu. 

1920 yılında Milli Mücadeleye, Muğlalı Mustafa Bey (ileride Orgeneral oldu) emri altında başladı. Buradaki hizmetleri, Damat Ferit Hükümeti ve İngilizlerin takibine uğrayınca, saklanarak, Harp Esirleri Daire başkanı Niğdeli Şefik Soyer’in (sonraları Hatay Valisi) yardımlarıyla, takas edilen esirlerin arasında, 1920’de Anadolu’ya geçti. Güney cephesinde Gazi olarak savaştı, Konyalı Delibaş’ın takibinde, İstihbarat görevinde bulundu. Ayrıca Konya-Cephe karargahında, Milli M. Vekaletinde, Ankara Posta Sansör heyeti amirliğinde bulundu. Ardından, İstanbul’un kurtarılmasından sonra, İstanbul’da Milli mücadeleye muhalif harekette bulunanlara karşı istihbarat görevlerinde bulunmak üzere İstanbul’a döndü.

İstanbul’da bu kişilerin yargılanması için kurulan Heyetin Azalığında, Zabitan Divanı Harp kurulunda üye olarak bulundu. 

(Beyanına göre; Şeyh Sait ayaklanmasının başlamasıyla, bu cephede aldığı yaralardan dolayı, Almanya’ya 9 ay sürecek tedaviye gönderildi. 1.Dünya savaşının mağlubiyeti ile tedaviyi yarıda bırakıp yurda döndüm, demektedir fakat 1925 yılında biten olayda, ne 1.dünya savaşı izleri vardır, ne de bu ayaklanmanın Irak cephesiyle bağlantısı. Nafiz bey belki de bu yıllarda Doğu cephesinde görevde bulunması gerekir. Fakat Nafiz Bey belki burada yanlış hatırlıyor veya ayaklanmayı karıştırıyor olabilir. )

Bu vazifeden 6.derece harp malulü olarak Yüzbaşı derecesiyle 1925 yılı Mayıs’ında emekliye ayrıldı. 

Savaşın bitimiyle, İstanbul’da kurulan Tobacco Tütün işletmesi Vaniköy şubesinde müdür olarak görev aldı. Türk Hava Kurumunda muhasebeci olarak, aynı kurumun Zümrezade Fabrika kontrolörlüğünde bulundu. Çeşitli ilk, orta ve liselerde Tarih ve Coğrafya öğretmenlikleri yaptı. Askeri liselerde Hukuk Müşavirliği görevlerinde bulundu. Harp ve Yedek subay okulunda Ceza Hukuku eğitmenliğinde 7 sene çalıştı.

Cumhuriyet’in kurulmasıyla yarı kalan tahsil hayatını, 1931 yılında İstanbul Hukuk Fakültesini bitirerek tamama erdirdi. İstanbul Barosuna kayıtlı olarak, avukatlık yaptı. İstanbul’da, 2 sene Fatih Çocuk Esirgeme kurumu azalığında bulundu. Ordu harp Malulleri derneğinin kurulumunda yer aldı, çeşitli kademelerde görev aldı, katipliğini yaptı. Hukuk azası olarak ve Ordu harp malulleri (Gaziler derneği) için, dernek genel kurulunda çeşitli görevlerle yer aldı. 

Serbest Fırkanın kurulmasıyla (1930) beraber başladığı siyaset hayatında, 2’şer sene İstanbul Fatih teşkilatında üye, Fatih belediyesi meclisinde üye olarak bulundu. Eminönü ilçe teşkilatı başkan vekilliğini yaptı. İstanbul Belediyesinde yedek aza olarak bulundu.

1931-1936 yılları arasında Harp okulunda öğretmen olarak bulunduğu sırada Ankara’ya taşınan Harp Okulunun öğretmenliğinden (1937’de) ve aynı şekilde İstanbul Baro avukatlığından kendi rızasıyla ayrıldı. İstanbul Haydarpaşa’da, Devlet Demiryolları kurumunda İstimlak Amirliği görevine başladı. İstanbul Fatih Semtinde Çırçır’da yaşadı.

Hayatının ilerleyen yıllarında Ankara’ya taşındı. 1943 ve 1950 seçimlerinde Aksaray Milletvekilliği için yarıştı.

(Kesin olmamakla beraber erişebildiğim tek bilgi) 1969 (!) yılında Ankara’da vefat etti.