“19 Mayıs’ta Dansöz Krizi: Değerlerimizle Çatışan Kutlama mı?”
Lokman Gümüşsoy’un Tepkisi Ne Anlatıyor?
Aksaray’da 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kapsamında düzenlenen Ece Seçkin konseri, sadece müzikle değil, sonrasında gelen sert bir eleştiriyle de gündeme oturdu. Milli İrade Platformu Sözcüsü Lokman Gümüşsoy’un sosyal medya üzerinden yaptığı açıklama, yalnızca bir konser eleştirisi olmanın ötesine geçiyor; toplumsal değerler, kültürel hassasiyetler ve gençliğin yönü üzerine sert bir hesaplaşma çağrısı içeriyor.
“Aksaray evreninde dansöz oynattık” ifadesi, Gümüşsoy’un metnindeki en dikkat çeken, aynı zamanda da en sert ve sembolik cümlelerden biri. Burada, konserin sadece bir sahne gösterisi olmadığını, adeta Aksaray’ın sosyal yapısına ve değer sistemine yönelik bir provokasyon gibi algılandığını ima ediyor.
Gümüşsoy’un İddiasının Temel Unsurları:
Değerler Sistemiyle Çatışma:
Gümüşsoy’a göre, konser sırasında sahne alan sanatçının kıyafetleri ve dans performansı, Aksaray halkının geleneksel, muhafazakâr değerleriyle ters düşüyor. “Yarı çıplak dansçılar”, “göbekleri açık kızlar” ve “çılgınca eğlenen gençlik” ifadeleriyle bu eleştirisini yoğunlaştırıyor.
Çifte Standart Eleştirisi:
Önceki yıllarda benzer organizasyonlara tepki gösteren sivil toplum kuruluşlarının bu kez sessiz kaldığını belirtiyor ve soruyor: “Karşı mahalle düzenlerse günah, bizim mahalle düzenlerse sevap mı?”
Siyasi Eleştiri:
Bu konserin sorumluluğunu belediyeye ve dolaylı olarak yöneticilere yükleyerek, özellikle “sıcak koltuklar gözünüzü kör mü etti?” cümlesiyle, muhafazakâr kesimin iktidar temsilcilerine yönelik bir özeleştiri ve uyarıda bulunuyor.
Milli Mücadele ve Şehitler Vurgusu:
Yazının önemli bir diğer boyutu ise “19 Mayıs ruhu”na aykırılık vurgusu. Gümüşsoy, bu etkinliği 19 Mayıs’ın anlam ve önemine uygun bulmadığını, Kurtuluş Savaşı’nda ve 15 Temmuz’da canlarını feda eden şehitlerin mirasına saygısızlık olarak yorumluyor.
Sanat ve Ahlak Tartışması:
Gümüşsoy’un yazısında “sanat” kavramına ilişkin klasik bir tartışma da mevcut. Popüler kültür ile milli değerler arasında bir denge olması gerektiğini savunuyor ve “bir zamanlar sanata tükürenler vardı, şimdi o sanatı sahiplendiler” diyerek ironik bir eleştiri yapıyor.
Toplumsal ve Kültürel Katmanlar
Bu tepki, sadece bir kişinin düşüncesi olmaktan çok daha fazlasını yansıtıyor:
Anadolu şehirlerinde süregelen geleneksel değer-modern yaşam çatışması,
Siyasal muhafazakârlığın kendi içinde yaşadığı dönüşüm ve yozlaşma eleştirisi,
Gençliğin yaşam tarzları üzerinden yürütülen kültürel iktidar mücadelesi.
Gümüşsoy’un kullandığı dil sert, yer yer ajitatif, zaman zaman ise duygu yüklü. Ancak bu sertlik, onun temsil ettiği kitlelerin yaşadığı kırılmaları ve kaygıları da açığa çıkarıyor.
Bu Tepki Neyi Gösteriyor?
Bu yazı, Aksaray’da yaşanan bir konserin ötesinde, Türkiye’nin kültürel fay hatlarında biriken gerilimi dışa vuruyor. Her kutlamanın, sadece organizasyonel değil, sosyolojik ve ideolojik sonuçları olabileceğini; “kimin nasıl kutladığı” meselesinin giderek toplumsal kutuplaşmalara malzeme haline geldiğini gösteriyor.
19 Mayıs’ın gençliğe ithaf edilmiş olması, bu tür etkinliklerde hangi gençlik idealinin öne çıkarılacağı sorusunu daha da önemli hale getiriyor. Ece Seçkin konseri bir eğlence mi, yozlaşma mı? Bu sorunun cevabı, sadece bireysel bakışa değil, toplumsal pozisyonunuza göre de değişebilir.
Ancak şu kesin: Bu tür organizasyonlar sadece sahnede değil, sonrasında zihinlerde ve sosyal mecralarda da oynanıyor.
