Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Sergey Şoygu, Rus devlet haber ajansı TASS’a yaptığı açıklamada, Batılı ülkelerin Rusya veya müttefiki Belarus’a yönelik herhangi bir saldırısında Moskova’nın nükleer silah kullanma hakkını saklı tuttuğunu belirtti. Aynı gün, Ukrayna’nın başkenti Kiev’e düzenlenen büyük çaplı füze saldırısında en az 9 kişi hayatını kaybetti, 63’ten fazla kişi yaralandı. Saldırı, Ukrayna-Rusya savaşının başlamasından bu yana Kiev’deki en ölümcül saldırılardan biri olarak kaydedildi.
ŞOYGU’DAN NÜKLEER SİLAH TEHDİDİ
Şoygu, Rusya’nın geçen yıl güncellenen nükleer doktrinine atıfta bulundu. Doktrindeki değişiklikler, Rusya veya Belarus’un konvansiyonel silahlar dahil herhangi bir saldırıya maruz kalması durumunda nükleer silah kullanımına izin veriyor. Şoygu’nun bu açıklaması, Batı ile Rusya arasındaki gerilimin tırmandığı bir dönemde geldi. Rus yetkili, Moskova’nın nükleer cephaneliğini bir savunma aracı olarak gördüğünü vurguladı, ancak bu açıklamalar uluslararası toplumda endişe yarattı.
UKRAYNA’DA KANLI FÜZE SALDIRISI
Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı bilgilere göre, Kiev’e düzenlenen füze saldırısı, savaşın üçüncü yılında Ukrayna’nın başkentinde gerçekleşen en yıkıcı saldırılardan biri oldu. Saldırıda en az 9 kişi yaşamını yitirirken, 63’ten fazla kişi yaralandı. Ukrayna yetkilileri, Rusya’nın saldırıyı yoğun bir füze salvosuyla gerçekleştirdiğini belirtti. Olay, hem Ukrayna’da hem de uluslararası arenada büyük yankı uyandırdı.
TRUMP VE ZELENSKİY ARASINDAKİ GERGİNLİK
ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’yi, Rusya ile olası bir barış anlaşmasını baltalamakla suçladı. Trump’ın bu açıklamaları, Kiev’deki saldırının hemen öncesinde geldi ve Ukrayna-Rusya müzakerelerine dair tartışmaları alevlendirdi. Zelenskiy ise Rusya’nın barış çabalarına saygı göstermediğini savunarak, Moskova’nın saldırılarla yanıt verdiğini ifade etti.
UKRAYNA’DAN PUTİN’E ELEŞTİRİ
Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiga, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in barış çabalarına değil, savaşı sürdürmeye odaklandığını söyledi. Sibiga, “Putin, sözleriyle değil, eylemleriyle barış istemediğini gösteriyor. Moskova’nın Ukrayna topraklarının daha fazlasından çekilme talepleri, barış için gerçekçi olmayan koşullardır.” dedi. Sibiga’nın bu sözleri, Rusya’nın müzakere masasındaki tutumuna yönelik uluslararası eleştirileri güçlendirdi.
Kaynak: Haber Merkezi