“5 Yıl Sonra Sulu Tarım Bitebilir”
İYİ Parti Aksaray Milletvekili Turan Yaldır’dan TBMM’de Kuraklık Alarmı:
“Yeraltı Sularımız Tarihin En Düşük Seviyesinde”
İYİ Parti Aksaray Milletvekili Turan Yaldır, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada tarımsal sulamada yaşanan ciddi sorunları ve Türkiye’nin hızla derinleşen kuraklık tehdidini gündeme taşıdı. Yeraltı su seviyelerinin son 15 yılın en düşük noktasına gerilediğini vurgulayan Yaldır, gerekli önlemler alınmadığı takdirde önümüzdeki 5 yıl içinde sulu tarım yapmanın neredeyse imkânsız hale geleceği uyarısında bulundu.
Genel Kurul kürsüsünden çarpıcı değerlendirmelerde bulunan Yaldır, kuraklığın artık geleceğe dair bir risk değil, bugünün en yakıcı sorunlarından biri olduğunu ifade etti. Tarımın stratejik bir sektör olduğunu hatırlatan Yaldır, su yönetiminde yapılan ihmallerin hem çiftçiyi hem de ülkenin gıda güvenliğini doğrudan tehdit ettiğini söyledi.
Konuşmasında özellikle Orta Anadolu başta olmak üzere birçok tarım havzasında yeraltı sularının hızla çekildiğine dikkat çeken Yaldır, “Yeraltı sularımız son 15 yılın en düşük seviyesinde. Çiftçi kuyudan su çıkaramaz hale geldi. Elektrik maliyetleri artıyor, suya ulaşım her geçen gün zorlaşıyor. Eğer bugün ciddi ve kalıcı adımlar atılmazsa, 5 yıl sonra sulu tarım yapmak imkânsız hale gelecek” dedi.
Kuraklığın yalnızca bir çevre meselesi olarak görülmemesi gerektiğini belirten Yaldır, bunun aynı zamanda ekonomik, sosyal ve milli güvenlik boyutu olan bir sorun olduğunu vurguladı.
Yaldır, tarımın ve suyun önemini kavrayan ülkelerin uzun vadeli ve büyük ölçekli projelerle kuraklıkla mücadele ettiğini hatırlatarak, dünyadan dikkat çekici örnekler paylaştı:
“Tarımın önemini anlayan ülkeler; kanallar, barajlar, tüneller ve pompa istasyonlarıyla nehirlerden çöllere su taşıyor ve güçlü tarım yapıyor. ABD, 1000 kilometreyi aşan kanallarla suyu kurak tarım bölgelerine taşırken; Çin, güneyden kuzeye dev su transfer projeleriyle milyonlarca hektar alanı sulayıp yeşertiyor. Hindistan 2000 kilometreyi aşan sulama hatları kuruyor. İran 1000 kilometreden fazla sulama kanalı inşa ediyor. Suudi Arabistan deniz suyunu arıtıp çölleri yeşertiyor. İspanya, İsrail, Mısır kurak alanlarını suyla buluşturuyor.”
Türkiye’de su kaynaklarının yeterince planlı ve verimli kullanılmadığını savunan Yaldır, eleştirilerini şu sözlerle sürdürdü:
“Bütün bu örnekler ortadayken, bizde ise nehirler denize bedavadan akıyor. Uzun vadeli, bütüncül bir su politikamız yok. Havzalar arası su transferi, modern sulama sistemleri ve stratejik projeler ya yetersiz ya da kağıt üzerinde kalıyor.”
Yaldır, özellikle vahşi sulamanın hâlâ yaygın olmasının su israfını artırdığına dikkat çekerek, basınçlı sulama sistemlerine geçişin desteklenmesi gerektiğini ifade etti.
Aksaray ve çevre illerde çiftçilerin ciddi bir belirsizlik içinde üretim yaptığını belirten Yaldır, artan maliyetler, azalan su kaynakları ve plansızlık nedeniyle tarımdan kopuş riskinin büyüdüğünü söyledi. Bu durumun sadece çiftçiyi değil, tüketiciyi de doğrudan etkileyeceğini dile getirdi.
Konuşmasının sonunda çağrıda bulunan Turan Yaldır, suyun artık milli güvenlik meselesi olarak ele alınması gerektiğini belirterek, “Bugün atılmayan her adım, yarın daha büyük krizlere yol açacaktır. Türkiye’nin acilen kapsamlı bir su ve tarım master planına ihtiyacı vardır. Aksi halde kuraklık, gıda krizine dönüşecektir” ifadelerini kullandı.
Yaldır’ın TBMM Genel Kurulu’ndaki bu çıkışı, özellikle tarım bölgelerinde yaşanan su sıkıntısının siyasi gündemde daha fazla yer bulması açısından dikkat çekici bir uyarı olarak değerlendirildi.
Haber Merkezi