Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 2025 Yılı Temmuz Ayı Olağan Toplantısı 1. Birleşimi, Vahap Seçer başkanlığında gerçekleştirildi.
Kuzey Irak'ta gerçekleştirilen arama-tarama faaliyeti sırasında metan gazından zehirlenerek şehit olan 12 askeri anarak konuşmasına başlayan Seçer, şehitlere Allah’tan rahmet diledi.
Cumhuriyet Halk Partili belediyelere yönelik operasyonlara ilişkin konuşan Seçer, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in tutuklanmasına ve Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere’nin ev hapsiyle cezalandırılmasına tepki gösterdi. Operasyonları “Sözün bittiği yer” şeklinde yorumlayan Seçer, şöyle konuştu:
“Hiçbirimizin suç işleme özgürlüğü yok. Görevdekilerin yetki ve sorumluluk alanlarında yasa ve mevzuatlara bağlı olarak görevlerini yapma zorunluluğu vardır. Ancak 100 binlerce, milyonlarca insanın oyuyla gelmiş Belediye Başkanları’nın gözaltına alınması hukuk devletlerinde kabul edilebilecek bir durum değil.”
Başkan Karalar’ın 2014-2019 yılları arasında istinaf edilen bir suçtan dolayı sabah 7’de Gebze’de ablasının evinde gözaltına alınmasının doğru olmadığını kaydeden Seçer, “Hukukçular gözaltına alma yönteminin ne olduğunu benden daha iyi bilirler. Bu kişi bir büyükşehir belediye başkanı. Her an bulunabilir ve gelebilir. Telaşa kapılıp ortadan kaybolacak bir durumu yok. Elinizi vicdanınıza koyun, empati yapın; televizyon ekranlarında, o sahnelerle siz aynı duruma düşürülseniz bunu vicdanınız kabul eder mi” diye sordu.
Gözaltına alınan siyasi isimlerin ve belediye başkanlarının kötü şartlarda gözaltında tutulduklarının altını çizen Seçer, şöyle devam etti:
“Nihayetinde asıl olan tutuksuz yargılama, istisnai olan tutuklamadır. Kaçma, delilleri karartma şüphesi, tanıkları tesir etme durumu varsa anlaşılabilir ama milyonlarca insanın oy verdiği bir başkanı görevinden edip 15 metrekarelik bir hücrede tutmak gerçekten vicdanları sızlatıyor, hukuku sorgulatıyor ve hukuka olan güveni ortadan kaldırıyor. Bunları Türkiye’nin konuşması lazım; bir taraftan iç barışı sağlayalım, iç cepheyi güçlendirelim, bir taraftan siyasi rakiplere düşman hukuku uygulayalım. Bu büyük bir çelişki, bu demokrasimize zarar verir. Esenyurt Belediyesi 7 aydır kayyım tarafından yönetilmiş ve 7 ay sonra farkına varılıyor ki; tutuklama kararı gereksiz ve yanlış olmuş. Tutuklamayı gerektiren suçun nevinden dolayı kayyım atanmasını gerektirecek bir durum yok.”
“ADALET KUTUP YILDIZI GİBİDİR YERİNDE DURUR, DİĞER HER ŞEY ONUN ETRAFINDA DÖNER”
Seçer, belediyelerin denetlenmesinin ve bunun sonucunda varsa suç unsurlarının yargıya intikal ettirilmesinin bir sorun olmadığını ancak Türkiye’de belediyelere düzenlenen operasyonların yalnızca CHP’li belediyeler çerçevesinde gerçekleştirildiğine dikkati çekerek, “Türkiye’de sadece Cumhuriyet Halk Partili belediyeler mi var? Hiç mi Cumhur İttifakı'na mensup belediyeler yok? Onlar üzerinde neden bu kadar titiz araştırma yapılmıyor. Adalet kutup yıldızı gibidir yerinde durur, diğer her şey onun etrafında döner. Bir idarecinin gözünde; Gülnar’ın da Tarsus’un da CHP’ye oy veren mahallenin de MHP’ye oy veren mahallenin de hizmeti eşittir. Bunun adı adalettir” ifadelerini kullandı.
“KENDİMİZDEN HİÇBİR ŞÜPHEMİZ YOK, BİZİM ENDİŞEMİZ HUKUK DIŞI UYGULAMALAR”
Kendi adına hiçbir şüphesi olmadığını, her sabah huzurla ve güvenle görevini icra ettiğini belirterek endişelerinin farklı olduğuna vurgu yapan Seçer, “Kendimizden hiçbir şüphemiz yok, bizim endişemiz hukuksuzluk ve hukuk dışı uygulamalar” dedi.
Seçer, süreçte adaletin herkese eşit mesafede olması gerektiğinin ve eğer bir suç varsa herkesin yargı karşısında ifade vermesinin bir sorun olmadığının altını çizerek, “Hukukun herkese eşit mesafede olması lazım. Sadece CHP’li belediyeler değil, tüm belediyeler kanun karşısında eşit” diye konuştu.
AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Tunçaz’ın, tutuklu belediye başkanları konusunda yaptığı değerlendirmelerine ve bu sürecin muhalefet tarafından siyasi bir süreç olarak değerlendirildiği ancak bir yargı süreci olduğuna ilişkin iddialarına yanıt veren Seçer, şunları söyledi:
“MİLLET İRADESİNİN SAKATLANMASINA KARŞIYIM”
“Şu anda tutuklu yargılanan AK Partili belediye başkanı yok. Zaten ben yargılanmasın demiyorum ama bu yöntem, gözaltı yöntemi, tutuklama, şehirlerin ve millet iradesinin sakatlanmasına karşıyım. Benim endişem şu: bir toplumda adalet duygusu zedelenirse bu sorun demektir. Yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı konusunda mahkeme kararlarına gölge düşerse, bu gerçekten büyük bir sorun. Ben bunu ülkem adına, demokrasi ve hukuk devleti anlayışı adına söylüyorum.”
Yaşanan süreci vatandaşların gözünden de yorumlayan Seçer, hem muhalefet hem de iktidara oy veren yurttaşların da bu süreci siyasi bir süreç olarak değerlendirdiklerini söyleyerek, şunları kaydetti:
“SANKİ YARGININ ÜZERİNDE SİYASETİN ELİ VAR”
“Bu durum başka bir boyuta geldi. Sanki bir siyasi hesaplaşma var, sanki yargının üzerinde siyasetin eli var. Bizim de oy veren kitlelerimiz var ama onlar tabii ki endişe duyuyor. Hadi diyelim belki onlar taraflı gözle görüyor, öyle kabul ediyorum ama size oy veren ve sizi destekleyen vatandaşlar da aynı kanaatte. Bu gözlemlerim tamamen gerçekçi değerlendirmeler. Lütfen sözlerime değer verin. Ben bu anlamda bir yaklaşım yaptım. Yoksa burada, ‘Siz siyasi operasyonlar yapıyorsunuz’ ifadesinde bir tarz kullanmadım. Bizler aynı noktadayız, şu anda görevdaşız. Bu endişeleri hepimiz taşıyoruz.”
Bugün tutuklu bulunan belediye başkanlarının yıllar boyunca Türkiye için türlü emek verdiğinden söz eden Seçer; karalama kampanyalarının başta belediye başkanları olmak üzere ailelerine de büyük zarar verdiğini dile getirdi. En temel insan haklarından bir tanesinin masumiyet karinesi olduğunu dile getiren Seçer, “Bir insan için bundan daha kutsal bir hak olabilir mi? O kareleri, videoları belki de 30 veya 50 sene sonra torunları izleyecek. Başkan Ahmet Bey, Mehmet Bey yolsuzluktan tutuklanmış ama 6 ay veya 1-2 yıl sonra suçsuz olmadığı ortaya çıkmış. O insan artık etiketlendi. Benim karşı olduğum durum bundan ibaret” dedi.
Seçer, konuşmasını tutukluluk hali devam eden Akdeniz Belediye Başkanı Hoşyar Sarıyıldız’ın bir an önce özgürlüğüne kavuşması ve hizmetlerine devam etmesi temennileri ile sürdürdü.
Kaynak: ANKA / Haber Merkezi