Prof. Dr. Tarık Sevindi’den Sarsıcı Çıkış

“Dilsiz Şeytanlara Savaş Açtı!”

GÜNDEM 21.06.2025 08:49:00
 Prof. Dr. Tarık Sevindi’den Sarsıcı Çıkış

“Dilsiz Şeytanlara Savaş Açtı!” – Prof. Dr. Tarık Sevindi’den Sarsıcı Çıkış

Prof. Dr. Tarık Sevindi, son çıkışıyla sadece akademik camiada değil, kamuoyunda da büyük yankı uyandırdı. Sosyal medyada paylaştığı sert açıklama, alışılmış entelektüel üslubun dışına çıkarak, daha çok bir manifesto havası taşıyor. Açıklamasında kullandığı ifadeler, sadece kişisel bir isyan değil, aynı zamanda bir toplumsal eleştiri ve mücadele çağrısı olarak okunuyor.

Açıklamanın Şifreleri:

“Herkes her şeyi biliyor, soru şu neden kimse doğruları söylemiyor?”
Toplumsal ve kurumsal düzeydeki çürümeye dikkat çekiyor. Burada bir suskunluk kültürünü ve sessiz işbirlikçiliği hedef alıyor.

“Herkesin bir beklentisi var.”
Bu cümle, bireylerin çıkar odaklı hareket ettiğini, ahlaki pusulanın yerini pragmatizmin aldığını ima ediyor. Doğrunun savunulmasının, artık menfaatlerle yarışamadığına işaret ediyor.

“Yanlış karşısında susan dilsiz şeytandır.”
İslam kültüründen gelen bu güçlü atıf, sessiz kalanları doğrudan şeytanla özdeşleştirerek ağır bir ithamda bulunuyor. Bu, aynı zamanda bir dini meşruiyet zemini oluşturarak söylemi daha derin ve bağlayıcı hale getiriyor.

“Şeytanlara selâm olsun, namusum yok olsun...”
Alışılmış kalıpların çok dışında, provokatif ve sarsıcı bir dille yapılan bu çıkış, ya tüm itibarını riske atan bir meydan okuma ya da sembolik bir kopuş bildirisi niteliği taşıyor.

“Sonuç ne olursa olsun, ölene kadar savaşacağım.”
Bu ifade bir kararlılık ilanı, bir nevi “ideolojik cihat” duyurusu gibi değerlendirilebilir. Kişisel değil, sistematik bir mücadele niyeti beyan ediliyor.

“Allah’ıma yemin olsun.”
Söylemi siyasal-ideolojik zeminden alıp manevi bir zemine taşıyor. Sözlerin altına ilahi bir ant konularak geri dönüşsüzlük, kararlılık ve kutsallık atfediliyor.

Bu Açıklama Ne Anlama Geliyor?

Akademik Sessizlik Kültürü Kırılıyor mu?
Bu tür açıklamalar, akademide suskunluğun norm haline geldiği Türkiye gibi ülkelerde, “konuşma cesareti” olarak değerlendirilebilir.

Yeni Bir Hareketin Habercisi mi?
Tarık Sevindi’nin bu çıkışı, bireysel bir serzenişin ötesinde, bir çağrıya veya harekete evrilebilir. Bu tür açıklamalar kimi zaman kamuoyunun bilinçlenmesini tetikleyebilir.

Kurumsal Baskılara Tepki mi?
Açıklamanın arka planında, akademik veya bürokratik çevrelerde yaşanan bir baskı, dışlanma veya tehdit algısı olabilir. İma ettiği “çıkar ilişkileri”, çok daha geniş bir yapıyı işaret ediyor olabilir.

Riskli ve Tehlikeli Bir Dil mi?
Açıklamanın içinde yer alan sert ve meydan okuyan ifadeler, hukuki ve sosyal anlamda sonuçlar doğurabilir. “Dilsiz şeytan”, “şeytanlara selam”, “savaş”, “yemin” gibi kelimeler, nefret söylemi veya hedef gösterme olarak da yorumlanabilir.

Prof. Dr. Tarık Sevindi’nin çıkışı, modern Türkiye'de az rastlanan türden bir akademik isyandır. Bu açıklama, sadece bir bireyin öfkesi değil, bir sistemin sessizliğine yöneltilmiş yüksek sesli bir tokat niteliğindedir. Ancak bu tür söylemlerin nasıl bir toplumsal yankı bulacağı ve hangi kapıları açıp hangilerini kapatacağı önümüzdeki süreçte daha net anlaşılacaktır.

 

 

 

Kaynak: Haber Merkezi

Anahtar Kelimeler: . . Tarık Sevindi’ Sarsıcı Çıkış
25.8°